top of page
Yazarın fotoğrafıÇağın Ergün

Dünya Bankası'nın Sıfır Atık Projelerindeki Yeri Nedir?

Güncelleme tarihi: 29 Tem 2022


Dünya Bankası'nın Sıfır Atık Projelerindeki Yeri Nedir? Dünya Bankası Tarafından Hangi Sıfır Atık Projeleri Desteklenmektedir?


Üretim, toplama, taşıma ve son olarak arıtma projeleri yapılmaktadır. Dünya Bankası özellikle tüm yaptığı projelerde atıkların yaşam döngüsünde bulunduğu her alana müdahale etmektedir. Katı Atık Yönetim sürecinde yatırım yaparken birçok neden ve sebebe bağlı kalmaktadırlar. Öncelikleri altyapının oluşturulmasıdır. Atık ayırma ve arıtma tesisleri inşa edilen projeleri desteklemektedirler. Aynı şekilde çöplüklerin kapatılarak yerlerine çöp sahaları inşa edilen projeleri desteklemektedirler. Yasal yapıların yapılması ve kurumların bu alanda çalışması için düzenli olarak çağrıda bulunmaktadır.


Kurum ve kuruluşların atık yönetimi önlemleri ve koordineli kurumlar hakkında tavsiyelerde bulunulması için eğitim ve projeler açılmaktadır. Aynı zamanda sıfır atık hedefinin gerçekleşmesi adına mali sürdürülebilirlik projeleri yapmaktadırlar. Vergilendirme ve ücret yapılarının tasarlayan projelerin içinde yer almakta ya da projeler oluşturmaktadırlar. Bu sürecin bireylere ulaşması adına farkındalık kampanyaları düzenlemektedirler. Vatandaşların katılımı sağlanarak davranış değişikliği ile işlevsel bir atık sistemi oluşturulması planlanmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerin çoğunda kaynakların geri kazanımı atılan atıkların dönüşümü ile sağlanmaktadır.


Atıkların %15 ile %20’si toplanan, sınıflandırılan ve geri dönüştürülürken kayıt dışı bir süreç yaşanmaktadır. Sosyal kapsamın sağlanarak geri dönüşüm süreci resmi sisteme entegrasyon edilmeli ve güvenli çalışma koşulları sağlanmalıdır. Dünya Bankası, sosyal güvenlik desteğinin sağlanması, çocuk işçilerin bu alanda çalışmaması ve yenilikçi süreçlerin oluşması için eğitimlerin verilmesi gibi birçok alanda fon ve hibe vererek kaynak sağlamaktadır.


Gıda kaybı ve atıkların azaltılmasının sağlanması adına organik atık, biyogaz ve çöp gazını yakalayan arıtma sistemleri kurulması adına Dünya Bankası çalışmalar yürütmektedir. Sera gazının azaltılması destekleyerek karbon ayak izi hedeflerine ulaşılmaya çalışılmaktadır. Atık projeleri ile aynı zamanda su yolları içine dahil olarak su kaynaklarını kirleten veya yok eden atıklar engellenmektedir. Enkaz yöntemi olarak geçen sistemler kurularak aynı zamanda iklim krizi nedeni ile oluşabilecek su taşkınları engellenerek suların sağlıklı birikmesi sağlanmaktadır.


Dünya Bankası ile aynı zamanda kamu kurum ve kuruluşları ile kamu sağlığının ve güvenliğinin korunması adına birçok proje yapılmaktadır. Özellikle açık alanlarda yangınların önlenmesi, nadasın azaltılması, haşere ve hastalığın azaltılması sağlanarak geçim kaynakları arttırılmaktadır. Dünya bankası olarak kamu yararı gözeten kurum ve kuruluşlara bu alanda gelişim sağlanabilmesi için birçok projeye fon ve hibe verilmektedir.

Son olarak, Dünya Bankası, hükümetlerin teknik uzmanlıklarını veri toplama ve toplanan verilerin analitik olarak raporlanmasını sağlanması adına fonlar ve hibeler verilmektedir. Bu süreçte özellikle yerel kurumlar ile ortaklaşa hareket edilerek kurumlara uygun olan çözümler bulunmaktadır. Yerel olarak uygun çözümlerin planlamasına ve keşfedilmesine yardımcı olmaktadır.


Bu Ne İsraf 2.0 (What a Waste 2.0) Nedir?


2050'ye Dönük Küresel Katı Atık Yönetimine Bakış başlıklı Dünya Bankası tarafından yapılmış olan rapor ile güncel zamanlarda kentsel katı atıklarının 2 milyar tona ulaştığı gözler önüne serilmiştir. 2050’ye kadar bu oranın 3,4 milyar tona varacağı düşünülmektedir. Rapor ile atık yönetimindeki en son eğilimleri yakalanmıştır.


Dünya Bankası'nın atık yönetim angajmanı ile enerji, çevresel sürdürülebilirlik, gıda ve tarım, sağlık ve nüfus, sosyal koruma, ulaşım, kentsel gelişim ve su dahil olmak üzere çok sayıda kalkınma alanını kapsamaktadır. Ancak iklim krizi şuan için acil ve öncelikli bir konuma getirilmek istenmektedir.


Zero Waste Europe Raporu Nedir?


Son dönemlerde yayınlanmış olan Zero Waste Europe’un raporu ile durumun vahimiyeti ortaya konmuştur. İklim krizinde ilk dikkat çeken nokta atıkların yok edilme yöntemleri olmuştur. Atıkların yakılarak yok edilmesinin önüne geçilerek küresel sera gazı emisyonları düşürüleceğine dikkat çekilmiştir. Aynı zamanda plastik üretimi azaltılarak küresel sera gazı emisyonlarının düşürüleceği üzerinde durularak bir farkındalık yaratılmak istenmiştir. Dünya’nın ısısının 2 derecenin altında tutabilmek için uluslararası ve ulusal düzeyde çağrılar yapılmış ve çözüm önerileri getirilmiştir.


Zero Waste Europe, atık oluşumunu sürekli olarak azaltmayı ve atıkların ayrı toplanmasını iyileştirmeyi amaçlamaktadır. Bu süreçte bireysel faktörleri öncelikli olarak belirlenmiştir. Birey ve atık ilişkisi analiz edilmek istenmiştir. Böylece yeniden bu süreç tasarlanabilecek ve atık üretimi azaltılabilecektir. Bunun için ayrı ayrı birçok çalışmalar yapılmıştır. Avrupa genelinde yer alan belediyeler hedef kitlesi olarak belirlenmiş ve çalışmalar yapılmıştır. Pilot bölge olarak Avrupa Belediyelerinin seçilmesinde şehirlerin yönetimlerinde yer alan kurum ve kuruluşların sıkı sıkıya atık denetimlerine bağlı olmaları neden olmuştur.


Zero Waste Europe'un amacı sadece en iyi performans gösterenlere görünürlük sağlamak değildir. Aynı zamanda şu anda belki de tatmin edici olmayan sonuçlar çıkıyor olmasına rağmen, sürekli olarak sıfır atığa doğru ilerlemeye kararlı olan belediyelerin taahhütlerini kolaylaştırmak ve tanımaktır.


Zero Waste Europe ile İşletmeler Desteklenmekte Midir?


Dünyanın dört bir yanında var olan şirket liderleri sıfır atık felsefesini benimsemeye ve uygulamaya başlamışlardır. Sıfır atık hedefinin sağlanması adına gerçekleştirmesi gereken adımları titizlikle takip edip şirketlerinde uygulanmasını sağlamaktadırlar.


Zero Waste Europe ile şirketlere kurum ve kuruluşlar aracılığı ile birçok fon ve hibe verilmektedir. Şirketlerin sıfır atık hedeflerine ulaşmaları adına verilen fon ve hibeler verilmektedir. Sıfır atık hedefinin sağlanması adına yapılması gereken birçok proje vardır.

Sıfır atık konusunda duyarlı olan şirketler hammadde kullanımlarında, mümkün oldukça yeni özütlenmiş(ekstraksiyon) olan ürünleri değil geri dönüştürülmüş ürünleri kullanmaktadırlar. Yeni özütlenmenin yapılmasını gerektiren durumlarda özütlenmenin yenilenebilir enerji kaynakları ile yapılması sağlanarak en azından yakıt kullanımı azaltılmakta ve doğal kaynaklar korunmaktadır.


Şirketler sıfır atık hedefi doğrultusunda çöp sahaları oluşturulmaya başlanacaktır. Böylece atıkların yakılma oranı düşürülecek ve temiz hava sahası adına bir adım atılmış olacaktır.

Aynı zamanda lineer(doğrusal) üretim sistemler terk edilmelidir. Lineer üretim sistemlerinde atıkların geri dönüşüm süreci şirketlerin bir sorumluluğu olmaktan çıkmaktadır. Hammadde doğal kaynaklar kullanılarak tüketilmekte ve çıkan atıkları geri dönüştürülmemektedir. Ancak döngüsel/dairesel sistemlerde geri dönüşüm potansiyeli kullanılarak hem doğal kaynaklar tüketilmemekte hemde atıklar doğaya zarar vermemektedir.


Döngüsel/Dairesel sistemlerin olduğun üretim alanlarının sağlanması için fabrikaların içinde ve dışında atık oluşumu önlemelidir. Aynı zamanda üretim süreçleri dönüşümlü hammaddenin kullanımına yönelik yeniden tasarlanmalıdır.

Ürün veya makineden kaynaklanan enerji tüketimi ve atık üretimi optimizasyon hesaplamalarına dahil edilerek en aza indirilecek çözümler bulunmalıdır. Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı arttırılmalı ve üretimin her alanında dahil edilmelidir.


Ekonomik tasarımlar uygulanmalıdır. Ekonomik tasarımların tam anlamı ile hayata geçirilmesi adına ürün politika yaklaşımları da değiştirilmeli ve uyumlu hale getirilmelidir.

Şirketlerin odak noktalarını aynı şekilde kar maksimizasyonunu sağlamaktansa doğal kaynakları korumaya adamalılardır. İnsan verimliliği yerine doğal kaynakların kullanım verimliliğine odaklanmalılardır. Aynı şekilde atıkların kullanım verimliliğini öncelikle hale getirmelilerdir.


Sonuç olarak şirketler sıfır atık hedefinin gerçekleşmesi adına ayrı ayrı birçok çalışma yapmaları gerekmektedir. Dünya Bankası'nın öngördüğü kriterler uyarınca yapılan çalışmalar ulusal ve uluslararası standartlara uygun olacaktır. Yapacakları çalışmaları ile hem görünürlük sağlamış hem de sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmış olacaklardır. ESG kriterleri sağlanmış olacak ve kurumsal itibarları arttırılacaktır.


Yazar:

Çağın Ergün


Kaynakça:



3 görüntüleme

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page