top of page
  • Yazarın fotoğrafıÇağın Ergün

Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi Nedir?



Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 1981 yılını Uluslararası Engelliler Yılı olarak kabul etmiştir. Sözleşmeyi imzalayan devletlere engelli bireylerin toplumsal hayata katılımlarının ve ayrımcılık konusunda korunmalarının sağlanması ve topluma sunulan hizmetlerin engelliler için erişilebilir kılınması hususunda yükümlülük getirilmişlerdir.


Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi Neler Kapsamaktadır?


Engellilerin temel haklarını kullanımı konusunda zorluklar bulunmaktadır. Engelli bireylerin eğitim oranı 25 yaş üstü bireylerde okuma, yazma oranı yaklaşık %64’tür. Engelli bireyler içerisinde yüksekokul mezunu bireylerin oranı ise sadece %2 olarak raporlanmıştır. Engellilerin erişebilirlik için istenilen seviyede olmadığı veriler ile kanıtlanmaktadır.

Yetersiz politikalar ve standartlar nedeni ile engelli bireylerin ihtiyaçları dikkate alınmamaktadır. Mevcut politikalar ise engelli bireylere uygun değildir. Örneğin; 28 ülkenin gözden geçirilerek hazırlanan, Herkes için Eğitim Ortaklığı Raporu uyarınca, 18 ülkede engelli çocuklar için çok az sayıda önlem alındığı ya da hiç alınmadığı ortaya çıkmıştır. Eğitim politikalarındaki boşluk ve teşvik eksikliğinin yanı sıra aile ve çocuk için destek eksikliği de büyük bir sorundur.


51 ülkeden gelen Dünya Sağlık Araştırması verileri, engelli kişilerin sağlık hizmeti sağlayıcılarının becerilerinin ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz bulduklarını bildirmektedir. Kötü muamele görme olasılıklarının dört kat arttığını bildiren engelli bireyler ayrıca ihtiyaç duydukları sağlık yardımından mahrum kalma olasılıklarının yaklaşık üç kat daha fazla olduğunu belirtmişlerdir.


İnançlar ve önyargılar, eğitim, istihdam, sağlık hizmetleri ve sosyal katılımın önündeki engelleri oluşturmaktadır. Örneğin; öğretmenlerin, okul yöneticilerinin, diğer çocukların ve hatta aile üyelerinin tutumları, engelli çocukların normal okullara dahil edilmesini etkilemektedir. Ayrıca işverenlerin, engellilerin engelli olmayanlara göre daha az üretken olduklarına dair olan yanlış kanıları istihdam fırsatlarını sınırlandırmaktadır.


Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi Türkiye’de Ne Durumdadır?


Türkiye, 2008 yılında sözleşmeye taraf olmuştur. Türkiye’de Engellilik ve Kalkınma Son 10 Yılın Raporu ile 2002-2013 tarihlerindeki engelli haklarının gelişim süreci belgelenmiştir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı engelli bireylerin hayat şartlarının gelişimini sürdürmek için Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nü kurmuştur.

Engelli memurlara ilişkin çalışma koşulları yeniden planlanmıştır. Engellilerin diğer bireyler ile adil bir rekabet içinde olabilmeleri için Kamu Personeli Seçme Sınavı (EKPSS) adı altında yeni bir sınav oluşturulmuştur.


Türkiye’de Engelli Çalışan Durumu Nedir?

2002 yılı itibariyle engelli kontenjanında memur olarak çalışan engelli sayısı 5.777 iken bu rakam 2013 yılında 32.021 olarak tespit edilmiştir. Özel sektörde engelli istihdamını geliştirici tedbir ve teşvikler kabul edilmiştir. Böylelikle özel sektörde de engelli istihdam oranının artırılması amaçlanmıştır. Bu sayede yıllara göre istihdam sayıları artmıştır. Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü ile Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen “Korumalı İşyerleri Projesi” ile normal çalışma ortamlarında zorlanan engelli bireyler için özel ortamlar oluşturulması amaçlanmıştır. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ortaklığı ile gerçekleştiren “Girişimci Engel Tanımaz” projesi ile engelli bireylere kendi yaşamlarını idame etmeleri için yardımcı olunmuştur. Aynı zamanda durumu ağır olan engelli bireylere verilen aylık maaş oranları %200 ile %300 arasında artırılmıştır. Aynı zamanda engelli bireylere erken emeklilik hakkı tanınmıştır.


Sosyal Önyargılara Karşı Neler Yapılmaktadır?


Türkiye’de engelli bireylere yaklaşımın psikolojik olarak düzeltilmesi amacıyla yapılan çalışmalardan sonra yasal mevzuatta da engellilere yönelik haklar ihdas edilmiştir.

Önemli görünen gelişmelerden biri 6462 sayılı kanundur. Bu kanun ile özür, sakat, sakatlık gibi kelimeler yerine engel, engellilik gibi kelimelerin kullanılması gerektiği belirlenmiştir. Böylece önyargılardan kurtulmaya çalışılmıştır.


Yazar:

Çağın Ergün


Kaynakça:


10 görüntüleme

Son Yazılar

Hepsini Gör

コメント


bottom of page